Yapay zekâ, sanal gerçeklik tecrübeleri, toplumsal medya manipülasyonları üzere birtakım mevzularda hem günümüzde görmeye başladığımız hem de üzerine hazırlıkların yapıldığı teknolojik gelişmeleri olumsuz yönleriyle ele alıyor.
Distopik bir gelecek tasarlayan dizi, insanları gerçekleşebilecek ihtimallerle yüzleştirmeyi ve bu mevzular üzerine düşünmeyi amaçlıyor.
Bu kapsamda birtakım teknolojik gelişmeleri kestirim etmeyi başarabilen Black Mirror dizisinden günümüze ve geleceğimize göz kırpan kimi gelişmeleri sizler için derledik.
Gözünüzdeki lens ile hayatınızı izleyebileceksiniz: The Entire History of You
Konusuyla bizi hayli etkileyen “The Entire History of You” kısmı, kameralı bir kontakt lens sayesinde insanların anılarını tekrar izleyebilmesini bahis alıyor.
Google, çığır açacak akıllı kontakt lensleri üretmek için sıhhat devi Novartis ile birlikte çalışıyor.
Ayrıca 2019 yılında Samsung, video kaydedebilen akıllı bir kontakt lens teknolojisi geliştirmek için bir patent aldığını da hatırlatmış olalım.
İnsani her hareketin puanlandığı Nosedive kısmını unutmak ne mümkün!
En beğenilen kısımların başında gelen Nosedive’daki puanlama sistemi, günümüz toplumsal medyasını çok güzel tanımlıyor.
Sadece toplumsal medya değil; 2018 yılında Çin hükümeti, birkaç büyük kentte “sosyal kredi” sistemini test etmeye başladı. Toplum içerisindeki davranışlarınıza nazaran puanlandırıldığınız bu sistemde; trende yüksek sesli müzik dinlemek, imtihanlarda kopya çekmek, restoran rezervasyonuna gitmemek, yaşlı akrabaları ziyaret etmemek üzere davranışları sergileyen vatandaşlara çeşitli cezalar verilmekte.
Bölümde ele aldığı bahsin bir sene sonra gerçeğe dönüştüğü kısım: Fifteen Million Merits.
İnsanların bisiklet sürerek elektrik ürettiği ve karşılığında para (merits) kazandığı kısmı dizinin takipçileri hiç de hoş anılarla hatırlamayacaktır.
Bu kısmın yayınlanmasından bir sene sonra Brezilya’da bir hapishanedeki mahkûmlara, jeneratörlere bağlı bisiklet pedalları 8 saat boyunca çevirirlerse, cezalarından bir gün düşüleceği bir indirim teklif edildi.
Ek olarak, “2023’ün En Yenilikçi Fitness Bisikleti” olarak isimlendirilen Re:Gen isimli bisiklet, yüksek verimli güç üretimi sağlayan özelliğiyle ön plana çıkıyor. Bir saatlik idman ile iPhone 14’ünüzü şarj edebilirsiniz.
Sanal gerçeklik ile çocukluğunuza dönüyorsunuz: San Junipero
Bölüme ismini veren San Junipero, insanların şuuruyla etkileşim kurabilen bir sanal gerçeklik sistemidir. Bu sistem, mevt döşeğinde olan insanların şuurunda sonsuz bir hayat sürdürebileceği bir yer olarak hizmet verir.
2018 yılında kurulan Rendever şirketi, yaşlıların çocukluk konutlarını yahut düğün yerlerini tekrar ziyaret edebilmelerini sağlayan sanal gerçeklik sistemini tasarlamıştı.
Sosyal medyadaki linç kültürü: Hated in the Nation
Günümüzde toplumsal medyanın hayatımızın her anına girmesiyle birlikte, linç kültürü de katlanarak güçlenen sorunların başında geliyor. Hated in the Nation kısmı ise bu mevzu üzerine eğiliyor.
#DeathTo hashtag’ini kullanarak birilerinin amaç gösterildiği ve en çok oyu alan kişinin robotik arılar tarafından öldürüldüğü bir distopik geleceği husus alıyor.
Bilimkurgu ile günümüzün temel problemlemini birleştiren kısım, “gerçekten bu türlü bir şey yaşanır mı?” kanısıyla insanı korkutmuyor değil. Zira 2022 yılında, bilim insanları çiçeklerin tozlaşmasına yardımcı olmak için robot arılar üretmeye başladı. Robot arılar esas bir sorun değil ancak hashtag kullanımıyla hareket ettikleri bir gelecek umarım bizi pas geçer.
Black Mirror’ın bu başarısı aslında teknolojik gelişmeleri hakikat iddia etmekten öte, insan doğasını çok yeterli tahlil ederek insanlığın gelişmiş teknoloji karşısında neler yapabileceğini hakikat yorumlamasından kaynaklanıyor. Teknolojik gelişmeleri iddia etmek günümüzde o kadar da güç değil, ancak teknolojiyle insanın ilişkisini bu kadar yorumlamak farklı bir düzey.
